14 Ağustos 2007

çay iç? içmiyor musun? açık iç?


nescafe gibi bir fincan içince insanı kesmiyor bu çay denen nane. ondan seviyorlar galiba. bir de ucuz, bir de markayla satılıyor, bir de kolay yapılıyor, bir de alışmışız.

yani alışmışlar. ablamla geçen yıllarda bir yakın akraba ziyaretinde "çay iç, içmiyor musun? açık iç" ısrarıyla karşı karşıya gelmişiz. ben bir şeyin on kere söylenmesinden nefret ettiğim için o çayı içmek daha az eziyetli gelir bana. bi bardak daha vereyim derlerse cehennemde yanmak pahasına "yok çok içince uykusuzluk yapıyor" diyorum. insan çay içmemek için yalan söyler mi lan! haha. yazık bana, tedavi görmem lazım.

ablama gelince... o kişiliğini zamanla da olsa kabul ettiren bi insan (hasta olmalara doyamıyorum), sen zaten çay içmiyordun değil mi deyip geçiyorlar. bakın bir çay üzerinden hayat dersi de verdim. aslında kendime de hastayım ama aramızda kalsın.

Hiç yorum yok:

kimler geldi sorma sakın kimler geçti, hiçbirisi senin kadar sevilmedi